•   BİZİ ARAYIN :   0507 652 1514 / 0507 652 1514
  • Sağlıklı Bir İçecek: Limonata | İZMİR DİYETİSYEN

    Sağlıklı Bir İçecek: Limonata
    Dyt.Buket Adanç - Online Diyetisyen Online Diyet Programı ve Listesi  Sağlıklı Bir İçecek: Limonata

    Havalar aniden ısındığında susuzluğu gidermek için şöyle buz gibi bir limonata içmek ne güzel olur. Çocukluğumuzun o güzel lezzeti son yıllarda yeniden aranır oldu, adeta yeniden keşfedildi. Türkiye, yıllık 500 bin ton ile dünyada altıncı büyük limon üreticisi durumunda, ama dünya birincisi Meksika’da yıllık üretim 1.850.000 ton.
    Limon meyvesi denince aklımıza ilk olarak yüksek C vitamini içeriği geliyor. Kuvvetli antioksidan etkisi nedeniyle protein, lipit ve hücre hasarın önleyici etkileri bulunan bu vitamin, konektif dokuda kolajen oluşumu üzerinde etkisi nedeniyle eklem hasarlarında yararlı olabilmektedir. Ancak limonda diğer vitaminlerin (A, B1, B2, B3, B6, folik asit) oranı düşük. Limon meyvesinde bulunan önemli bir bileşik grubu ise flavonoitler (flavanon, flavonol, flavon
    grubu). Bilindiği gibi, fenolik yapıdaki bu grup bileşikler antioksidan özellikleri nedeniyle birçok hastalığın önlenmesi ve tedavisinde yararlı olabilmektedir. Meyvelerin kullanılan kısmına ve işleniş şekline göre flavonoit bileşimleri değişiyor. Limon kabukları flavonoitler ve fenolik bileşikler bakımından en zengin kısmı, limon meyvesinin içteki etli kısmı ve elle sıkılan limon suyunun flavonoit içeriği biraz farklı.
    Böbrektaşı ve kumu oluşumunu önler
    Sitrik asit limon suyunun diğer önemli bir bileşeni; bir bardak limon sularında böbrektaşı tedavisinde yararlı olmaktadır. Limon suyu gibi sitrik asit bakımından zengin içeceklerin içilmesi ile artan idrar hacmine bağlı olarak, kalsiyum ve diğer kristallerin doygunluğu azalarak idrarla sitrat atılımını artmaktadır. Bu suretle böbreklerde kristallenme ve dolayısıyla böbrek kumu ya da taşı oluşumunun önlenmesinde yararlı olmaktadır. Ayrıca limon suyu içerisindeki sitrik asit, sık sık kendini halsiz hisseden kişilerde halsizliğin giderilmesinde yardımcı olmaktadır.
    Kanser ve limon
    Yürütülen bilimsel çalışmalar, limon meyvesinde bulunan flavonoit tip bileşiklerden özellikle flavanonların (eriyositrin, hesperidin, naringin) çeşitli kanser tipleri üzerinde deneysel olarak etkili olabileceğini göstermektedir. Bunlardan ilk ikisi
    limon suyunda da bulunur, naringin ise limon ve meyvenin etli kısmında bulunmaktadır. Ancak kansere karşı korunma için (bazı kişilerin söylediği gibi!) limonu ya da portakal kabuğu ile yemeğe kalkmayın sakın. İyi bir limonata hazırlanırken sadece limon suyu sıkılmaz, kabuğundan da bir miktar rendelenerek güzel bir aroma sağlanır. Bu suretle limonatanın içerisine bir miktar naringin ve kabuklarındaki cepler içerisinde bulunan uçucu yağ da katılmış olur. Tabii limon suyundaki yüksek C vitamini içeriği de kanserlerden korunmada katkı sağlıyor.
    Kalp ve damar işlevleri üzerinde etkisi
    Limon suyunun, yüksek tansiyon hastalarında kan basıncını düşürdüğü klinik çalışma ile gösterilmiş. Deneysel çalışmalar, flavonoit içeriğinde bulunan hesperidin ve diosminin damarlar üzerindeki etkisi nedeniyle, kronik toplardamar yetersizliklerinde ve kronik hemoroitlerde yararlı olabileceğini
    ortaya koyuyor. Limon meyvesi, ayrıca, vücut için yararlı bir mineral olan potasyum bakamından zengin. Bu mineral, kalp işlevlerinin dengelenmesinin
    yanı sıra sinir uyarılarının kaslara iletilmesinde rol oynamaktadır. Bahsettiğim bu yararların yanı sıra limon suyu içerisindeki sitrik asidin, yağ yakılmasını artırarak zayıflamaya yardımcı olduğunu
    gösteren çalışmalar da bulunmaktadır.
    Peki, limon suyu ya da limonata içilmesinde dikkat edilmesi gereken bir
    durum var mı?

    Limon suyu da, aynı aileden olan greyfurt suyu ile ayni şekilde etki ederek vücutta bazı ilaçların emilimini artırarak, istenilenden daha fazla miktarda emilmesine bağlı yan etkiler gösterebilir.  Ancak bu konuda bilimsel literatüre yansımış bir kayıt bulunmamaktadır. Yine de ilaç kullanan kişilerde dikkatli olunmalı, limonata, ilaç içildikten 1-2 saat önce ya da sonra tüketilmelidir.